Chris Sanders’ın Animasyonu “Vahşi Robot” ve Hugh Grant’in “Heretic”i Yayınlandı – Son Dakika Kültür Sanat Haberleri
Bir zamanlar her türden hayvanın yaşadığı bir ada varmış. Bu hayvanlar kaçtı, savaştı, saklandı ama hepsinden önemlisi korkuyorlardı. Ama sonra Rozzum 7134 kurtarma robotu gökten bu adaya düştü. Bu tuhaf robotun kendine has tuhaf düşünceleri vardı. Nezaketin bir hayatta kalma becerisi olduğunu düşünüyordu. Orman sakinlerinin de hayatta kalmaya çalıştıklarını anlayan robot, onlarla uyum sağlayarak sahiplendiği ördeğe annelik yapmaya başladı.
KAN BAHÇESİ İMKANSIZDIR
Peter Brown’ın çok satan romanından uyarlanan animasyonunda Chris Sanders, kan bağlarının hiç de önemli olmadığını anlatıyor ve ördek ile robot arasındaki gerçek anne-çocuk ilişkisini duygusal, şiirsel ve sıra dışı bir görselle anlatıyor. Bu eşsiz filmde teknoloji doğanın vahşi güzelliğiyle iç içe geçiyor. Yakın gelecekte insani robot, insanların bulunmadığı ve medeniyetlerin hiç ziyaret etmediği(!) bir adaya indiğinde hayatta kalabilmek için gördüğü her şeyi taklit etmeye başlar. Hayvanlar sürekli konuşan bu uzaylı varlığın bir canavar olduğunu düşünüyor. Onlar gibi ne kürkü ne de tüyleri var. İnsanlıktan ve insanlardan uzak bu adada bir robotun ne işi var? Küçük ördek yavrusu ve kurnaz tilkiyle tanışan Roz’un tüm hayatı değişecektir.
DAYANIŞMANLIĞIN GÜCÜ
Her türlü hayvanın yaşadığı adada en önemli mücadele yaşamı sürdürmektir. Besin zincirini ve türlerin birbirine bağlılığını anlayıp konuştukları dili çözdükten sonra insanlara yardım etmek üzere programlanan Roz, başlangıçta bu vahşi ortama uyum sağlayamıyor. Sabrı ve özverisi sayesinde yeni ekolojik sisteme uyum sağlar ve ördeği kendi başına yetiştirmeye başlar. Robot kimliğini kaybeden ve insan olmayan Roz, kaz olan oğlunu ilk göçüne hazırlıyor. Aile olmak, hayatta kalmayı öğrenmek, sevmek, sabır, uzlaşma, fedakarlık, dostluk ve dayanışma temalarını ele alan Sanders, çocuklar, gençler ve yetişkinler için büyüleyici ve etkileyici bir hikaye sunuyor. Roz, güçlerin birleştiği ve paylaşıldığı, davranış kurallarının etkileşimleri yönettiği, yavrularını koruyan bir anne olarak vahşi, organik çevreye katılıyor. Kendi geleceğinden önce oğlunun geleceğini düşünüyor. İlk kez şehrin günlük rutininden çıkıp doğanın gerçek ortamına taşınıyor.
EKSPRESYONİST RESİMLER
Roz, kaz ve tilkinin kurduğu dostluk ve dayanışmadan büyük ölçüde etkilenen diğer hayvanlar, birbirlerinden güç alarak zorlu kışı atlatmayı başarıyorlar. Filmin her karesi dışavurumcu bir tablo gibidir. Kris Bowers’ın orijinal müziği gerçekten etkileyici. Lupita Nyong’o, Pedro Pascal, Kit Connor, Bill Nighy ve Mark Hamill’in sesleri oldukça başarılı. Chris Sanders’ın (The Croods, Lilo ve Stick) yazıp yönettiği, 2024’ün en iyi animasyonu Wild Robot’u mutlaka izleyin. Filmin sonu çok anlamlı: Zalim ve bencil insanlar değişmedikçe dünya doğa, hayvanlar ve robotlar sayesinde yaşayacak.
İNANÇ BİR AKIL OYUNUDUR
Romantik komedilerin bir numaralı oyuncusu Hugh Grant, Byran Woods ve Scott Beck’in ortak yönetmenliğini üstlendiği korku gerilim filmi Heretic ile sansasyonel bir geri dönüş yaptı. Sessiz Bir Yer’in yazarları bu kez kamera arkasına geçti ve karizmatik, melek yüzlü Grant’in kötü, şeytani kimliğini yüzeye çıkardı. Hayatı boyunca tek bir doğru dini arayan ilahiyat profesörünün inancını değiştirmek amacıyla iki genç Mormon misyoneri, Bay Reed’in kapısını çalar. Bay Reed’in güler yüzü ve misafirperverliğine aldanan kızlar, çok geçmeden tuzağa düştüklerini anlarlar. Evde Bayan Reed yok ve yaban mersinli turta da pişirilmiyor. Korkunç bir kedi-fare oyunu başlar ve genç rahibeler tüyler ürpertici bir sınavdan sonra dinlerine ne kadar sadık olduklarını kanıtlamak zorundadır. Chung Chung-hoon’un küçük bir alanda klostrofobik bir atmosfer yarattığı görüntüler, genç oyuncular Sophie Thatcher ve Chloe East’in yorumları, sapkın karakterinin derinliklerine inen ve vücut diliyle terör saçan Hugh Grant’in ” Heretic’in Güçlendirici Faktörleri’nin öne çıkanları “kötü olmayı sevdim”.